KAÇAMAK

Kısacık bir Ankara kaçamağı yaptım. Annem yokken önce nereye geldim falan dedim kendi kendime :) sonra baktım 'hmm tamam burası benim evimmiş dedim:)' işler güçler koşuşturmacalar...
 Neler yapmışım bu kısa zamanda bakalım diyeceğim fakat çok bir iş yaptığım söylenemez. Ama kendimde uzun zamandır cesaret edemediğim bir değişiklik yaptım vee bakınız saçlarım :D

 Kimine göre çok yakışmış kimine göre hiç yakışmamış. Ben ise yeni saçlarımla çok mutluyum :) Saçım kuaförümün 'tamam mı? kesiyorum hazır mısın? son kararın mı? ....'gibi sorularıyla uzunca bir zamanda kesildi:) 3 4 kez kısa kestirmeye karar verip her defa ucundan aldırınca çok normal tabi :)

Kaçmakta birde çiçeği burnunda gelinimizin evine gittik Büşra'm ile. 15 günlük evli olan Tuğba'm söyleyeceğimi duyunca bana biraz kızabilir :) ama ben onun beceriksiz olduğunu yüzüne de söylemiştim zaten :D

Canım arkadaşımın ellerine sağlık, düğününe gidemedik ama bizi evinde çok güzel ağırladı:)

sehpasına bayıldım ^_^

Biz ilkokul arkadaşlarıyız. bu güzellerle ilkokul 3. sınıfa kadar birlikteydim sonra biz taşınınca koptuk tabi.. uzun zaman sonra tekrar buluştuk; arkadaş olduk, dost olduk, can olduk kısacası çok güzel olduk.

çiçeği burnunda gelin hanım :)

Büşra'm (Büş)

 Ayza diye bir şirine var bide Tuğba'nın yeğeni. 'Çocukları sevmiyorum' tezimi çürüten çocuklar oluşmaya başladı bu aralar etrafımda :o Güzel günümüzün yaramaz şirinesi:)

Ayza tadında tatlı günlerimiz olsun :)