1 Temmuz 2014 Salı

Mavi Köşk

  Bu aralar epey tembelliğim üstümde, Ramazan ve Kıbrısın sıcaklığı da birleşince tembellik konusunda güzel 3lü olduk biz:)  Bu tembelliğimi ise hiç beklemediğim açıklanan bir notum bozdu:) Hocam bana bir sürpriz yaptı ve bütünlemeye girmeden zor dediği dersi geçivermişim:) Bana bu cümle kurulduğunda tam nette 'Statiği geçemeyen mühendis adayı sayılmaz' diye bir cümle okumuştum... e statiği geçtiğime göreee aday olduğuma göreee tembellik prrrr diye uçtuğuna göreee sizlere biraz Mavi Köşkten bahsedebilirim :))
Fotoğraf çekmesi yasak olduğundan dolayı benim fotoğraflarım olamamakla birlikte pek az fotoğraf olacak yazımda.
 Dip Not: Dersimi geçmeseymişim o halde hep gülümserim:))

 Mavi Köşk





 Girne ve Lefkoşa arasında sırlarla dolu bir köşk olmakla birlikte Ada'nın neresinden bakarsanız bakın hiç bir şekilde görünmeyen ama köşkten her yerin rahatlıkla görüldüğü, (İtalyan asıllı rum) Paulo Paolidesin'e ait bir köşk.
 Paolides bir avukattır fakat aynı zamanda bir mafyadır. Su testisi su yolunda kırılmış ve 1986 yılında bir mafya tarafından öldürülmüştür. 1974 Kıbrıs barış harekatında köşkünü geride bırakarak günümüzde hala nereye çıktığı bilinmeyen tünelinden Italya'ya kaçmıştır. çok sevdiği köşkünü geri alma umuduyla İtalya'dan köşkün bazı ihtiyaçlarını karşılıyormuş.
  Köşk 1957 yılında inşa edilmiş ve İtalyan-Akdeniz mimarı olarak tasarlanmıştır. 2 kattan oluşmaktadır. Köşkün üst katı Paolides'in ne kadar takıntılı bir kişi olduğunun göstergesidir, her bir odası farklı renklerdedir. Sırlarla dolu demiştim az önce nedeni ise yine Paolides'in ölüm korkuları ölüm takıntılarındandır. 
Sizlerle bana çok ilginç gelen bir kaç şey paylaşmak istiyorum..
*O dönemde Kıbrıs'ta elektrik sorunu var iken çok güçlü bir klima mekanizmasının bulunması ve hala çalışıyor olması.
*Paolides bir katil ama çok düşünceliymiş:) Sarı oda köşke gelen çocuk misafirleri yatırdığı oda  çocukları öyle çok severmiş ki bir depremde köşk yerle bir olsa dai sarı odaya hiç bir şey olmuyor.
*Dinlenme odasının kapısının normal kapılar gibi aşağı doğru değil yukarı doğru açılması(aşağı doğru açıldığında az zaman bile olsa kapının kilitlenmesi) ve dinlenme odasından geçip yatak odasında bulunduğu tünel. (kaçtığında kimse gelmesin diye patlattığı tünel) 

*Kendisi bir avukat olduğundan davalarından önce köşkün bahçesinde bulunan mavi bir çembere geçip, köşke doğru döndüğünde normal konuşmalarını yankılı bir ses ile duyması.

*Köşkü yaptırdığı tüm mimar ve mühendisleri eşleri ile birlikte köşke davet edip eğlence bittiğinde ise hepsini öldürmesi.
 Bunun gibi bir kaç ilginç olay daha... Kıbrıs'a yolu düşenlerin mutlaka ziyaret etmeleri gereken yerlerden birisidir.
 
 
Köşkün bahçesinden: Girne yolu ve Toroslar (sis olmadığında tabi):)



6 yorum:

  1. Merhaba,
    Kıbrıs'a hiç gelmedim ama bir gün geleceğim ve bahsettiğin bu köşkü çok merak ettim. Bu arada tebrikler:=)

    YanıtlaSil
  2. Merhaba, cok teşekkür ederim :) evet geldiginizde gormeniz gereken yerlerden tavsiye ediyorum

    YanıtlaSil
  3. Tebrik ederim bu kadar gizemli olması insanın okuma isteğini arttırıyor tabii birde sizin yorumunuz devamını bekliyoruz :)

    YanıtlaSil
  4. Cok tesekkur ediyorum:) gizemligine yakindan sahit olmaniz tavsiyemdir ;)

    YanıtlaSil
  5. Kııbrısa gitmeyi bende çok istiyorum.Bir gün muhakkak gezmeye gideceğim :)
    Sizi takibe aldım,sizi de bloguma beklerim.
    http://yagmur-serhats.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil

BLOGUM,DEGERLI YORUMLARINIZDA CAN BULMAKTADIR...